Türk Medline
Dokran

ÇEKAL PERFORASYON SONRASI PERİTONİT TEDAVİSİNDE ANTİBİYOTİKLER, SERBEST OKSİJEN RADİKAL GİDERİCİLER VE KOMBİNASYONLARININ ETKİLERİ

M ŞEHSUVAR GÖKGÖZ, GÜRKAN ERSOY, CİHAN YILDIRIR, ENDER DÜZCAN, N ZAFER UTKAN, BAHATTİN DALKILIÇ

Klinik ve Deneysel Cerrahi Dergisi - 1996;4(1):29-33

Cumhuriyet Üniversitesi Tıp Fakültesi Genel Cerrahi ABD, İZMİR

 

İntraabdominal sepsis veya enjeksiyonlu cerrahi hastalarda, morbidite ve mortalite, modern cerrahi tekniklerin ve geniş spektrumlu antibiyotiklerin kullanılmasına rağmen, halen, yüksektir. Son araştırmalarda, doku hipoksisi sonrası oluşan serbest oksijen radikallerinin (SOGR), sepsis ve doku hasarını arttırarak, mortaliteyi yükselten bir faktör olduğu ve bu tip hastaların tedavisine, SOGR ajanlar eklenirse, mortalitenin azaltılabileceği iddia edilmiştir. Çekumlarında yatrojenik perforasyon oluşturduğumuz ve intraabdominal abse ve jeneralize peritonit + sepsis gelişen sıçanlarda, antibiyotiklerin ve SORG ajanların kombine veya tek başlarına kullanılmasının, tedavide ve mortalitede ne gibi bir değişikliğe yol açtığını incelemek için 78 adet sıçan, 6 ayrı gruba ayrıldı: Kontrol, imipenem, seftazidim, SORG, imipenem + SORG, seftazidim + SORG grupları. Tüm sıçanlarda rutin olarak laparatomi yapılarak çekum ön yüzden 23 G kelebek iğne ile iki adet delik açıldı, batın katları usulüne uygun olarak kapatıldı. Postoperatif 12. saatten başlayarak deneklere intra-peritoneal yoldan gruplarına göre ilaç, kontrol grubuna ise serum fizyolojik enjekte edildi. Postoperatif 12. saatte her gruptan rastgele seçilen üçer adet sıçan, sakrifiye edilerek oluşan peritoniti değerlendirmek amacıyla alınan periton sıvısının mikrobiyolojik kültürü yapıldı. Postoperatif 1, 4. ve 7. günlerde tedavinin etkinliği canlı kalan denek sayısı ile ölçüldü ve uyguladığımız deneysel sepsis tablosunun tedavisinde SORG'lerin tek başlarına veya belirtilen antibiyotiklerle birlikte kullanılmasının, postoperatif erken dönemdeki canlı kalma oranını arttırmadığı sonucuna varıldı.