Türk Medline
Dokran

DEHB OLAN ÇOCUKLARIN ANNELERİNDE DEPRESYON VE ANKSİYETE DÜZEYLERİ İLE KULLANILAN BAŞA ÇIKMA YÖNTEMLERİ: BİR ÖN ÇALIŞMA

İBRAHİM DURUKAN, MURAT ERDEM, A EVREN TUFAN, AYHAN CÖNGÖLOĞLU, ÖZGÜR YORBIK, TÜMER TÜRKBAY

Alpha Psychiatry - 2008;9(4):217-223

GATA Çocuk Ruh Sağlığı ve Hastalıkları ABD, Ankara

 

Amaç: Dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu (DEHB), anne-çocuk ilişkilerinde sorun gelişme riskinde artış ile karakterize, çocukluk çağının en sık rastlanan psikiyatrik bozukluklarından biridir. Bu araştırmanın amacı DEHB olan çocukların annelerinin depresyon ve anksiyete düzeyleri ile kullandıkları başa çıkma yöntemlerinin sağlıklı kontrollerle karşılaştırılmasıdır. Yöntem: Araştırmanın örneklemini Gülhane Askeri Tıp Akademisi Çocuk Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Polikliniği‘ne ardışık başvuran, DSM-IV tanı ölçütlerine göre DEHB tanısı konmuş, 7-12 yaş aralığında 36 çocuk ve anneleri oluşturmuştur. DEHB tanısı konan çocukların anneleri COPE (Başa Çıkma Tutumlarını Değerlendirme Ölçeği), Beck Depresyon Ölçeği (BDÖ) ve Beck Anksiyete Ölçeği (BAÖ) ile değerlendirilmiştir. Sonuçlar: Araştırmaya katılmayı kabul eden, DSM-IV sınıflandırmasına göre DEHB tanısı konmuş toplam 30 olgunun %16.7‘si (s=5) ‘dikkat eksikliği belirgin tip‘, %13.3‘ü (s=4) ‘aşırı hareketlilik-dürtüselliğin belirgin olduğu tip‘, %70.0‘ı (s=21) ise ‘birleşik tip‘ ölçütlerini karşılamaktadır. Araştırmada kullanılan ölçekler toplam 30 anne tarafından tamamlanmıştır. Araştırmanın örneklemini oluşturan annelerin Beck Depresyon ve Beck Anksiyete puanları kontrol grubundan istatistiksel olarak anlamlı düzeyde yüksek saptanmıştır. COPE alt ölçeklerinden diğer meşguliyetleri bastırma, soruna odaklanma ve duyguları açığa çıkarma, inkar alt ölçekleri ve işlevsel olmayan başa çıkma yöntemleri toplam puanı DEHB grubunda kontrol grubuna göre istatistiksel olarak anlamlı düzeyde yüksek saptanmıştır. Örneklem ve kontrol grubu arasında çocuk yaşı ve cinsiyeti, anne yaşı ve eğitim süresi açısından fark saptanmamıştır. Tartışma: DEHB‘nin tedavi sürecinde annelerin depresyon ve anksiyete düzeylerinin yüksek olabileceği akılda tutulmalıdır. Bu annelerin hangi başa çıkma yöntemlerini kullandıklarının bilinmesi klinisyenlere psikiyatrik görüşmede desteklenmesi gerekli olan alanları işaret edecektir. Bu konuda daha g eniş örneklemli araştırmalara gereksinim vardır.