BETÜL BOZKURT, MELİH KARABEYOĞLU, ATİLLA SORAN, FARUK COŞKUN, ÖMER CENGİZ
Ankara Cerrahi Dergisi - 2000;2(5):237-242
Amaç: Karaciğer kist hidatiği nedeniyle drenaj + omentopeksi uygulanan hastalarda operasyon sonrası, rezidü kavitenin obliterasyon süresi ve yöntemin kavite üzerindeki etkileri, izlemde yaşanan sorunlar ve nedenleri araştırıldı. Yöntem: Ankara Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi 2. Genel Cerrahi Kliniği'nde Ocak 1993 - Kasım 1995 tarihleri arasında kist hidatik tanısıyla opere edilen; operasyonda drenaj ve omentoplasti uygulanan 49 hasta, operasyon sonrası prospektif olarak, kist kavitesinin obliterasyonunu izlemek amacıyla ultrasonografi ile takip edildi. Bulgular: Kist kavitesinde küçülmenin, preoperatif dönemle karşılaştırıldığında en fazla birinci ayda olduğu gözlendi. Olgularda rezidü kavitede 15 ayda gözlenen küçülme oranı % 77.1' di. 1. Yıl sonunda kavite obliterasyonu tamamlanmamış olgulardan 4'ünde serolojik testlerle nüks saptandı. Olgulardan ikisi, albendazol tedavisinin uzatılması ile tedavi edilirken, diğer iki olgunun 45. ve 61. aylarında yapılan kontrollerinde test pozitiflikleri halen devam etmekte idi; Ancak ilkinde 33. Ayda, ikincisinde ise 45. Ayda kavite obliterasyonunun tamamlandığı saptanmıştır. Sonuç: Karaciğer kist hidatik hastalığının tedavisinde omentoplasti emin, güvenilir ve düşük morbidite oranları nedeniyle tercih edilmesi gereken bir yöntemdir. Ancak bu olguların operasyon sonrası izlemlerinde rezidü kavitede obliterasyonun zaman alacağı, olası bir nüksün kontrol yöntemi olarak ultrasonografinin tek başına kullanılmasının yeterli olmayabileceği ve oluşan ultrasonografik görünümlerin çeşitli hastalıkları taklit edebileceği göz önünde tutularak, izlem duyarlı serolojik testler ile kombine edilmelidir. Tüm bunlar yanlış nüks tanısını ve gereksiz yeni cerrahi girişimleri engelleyecektir.
