Türk Medline
Dokran

OSTEOPOROZDA KOMORBİDİTELER

AYŞE MERVE ATA, YEŞİM GÖKÇE KUTSAL

Sürekli Tıp Eğitimi Dergisi - 2015;24(5):185-190

Hacettepe Ü. Tıp Fak. Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon AD, Ankara

 

Giriş: Osteoporozlu hastalarda geniş bir yelpazeye yayılabilen komorbiditeler osteoporozun tedavisini sıklıkla olumsuz etkilemekte, hekimler ve hastalar öncelikle sistemik komorbiditelere odaklanıp başlangıçta klinik olarak sessiz seyreden osteoporoz hastalığının tanısını ve tedavisini göz ardı veya ihmal edebilmektedirler. Amaç:Bu çalışmada amaç; Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Kliniği’ne yatarak tedavi programına alınan ve osteoporoz tanısı almış olan hastalarda komorbidite varlığını araştırmaktır. Gereç ve Yöntem: Hacettepe Üniversitesi Girişimsel Olmayan Klinik Araştırmalar Etik Kurul onayını takiben; 2003-2013 yılları arasında Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Kliniği’ne yatarak tedavi programına alınan 2445 hasta retrospektif olarak tarandı. 502 hastaya Dual Enerji X Işını Dansitometri ile kemik mineral yoğunluğu ölçümü yapıldığı tespit edildi. Bu hastalardan T- skoru Dünya Sağlık Örgütü tanımlamasına göre ≤-2,5 olanlar osteoporoz olarak kabul edildi. Osteoporoz hastalarının elektronik veri tabanları kullanılarak epikriz bilgilerinden yaş, cinsiyet, vücut kitle indeksi ve osteoporoza eşlik eden komorbid hastalıkları kaydedildi ve 16-94 yaş arasındaki 190 hasta çalışma kapsamına alındı. Bulgular: Hastaların ortalama yaşı 69.38±13.53 (16-94), boy uzunluğu 158.47±9.27 (129-205), kilosu 69.09±13.46 (42-120), vücut kitle indeksi 27.60±5.45 (17.3-50.6) olarak hesaplandı. Altmış beş yaş altı 53 (ortalama yaş: 51.1), 65 yaş ve üstü 137 (ortalama yaş: 76.0) hasta bulunmaktaydı. Hastaların 152’si (%80) kadın, 38’i (%20) erkekti. Osteoporoz tanısı almış olan, 65 yaş ve üzeri hastalarda %30.6 sıklığında, 65 yaş altında ise %13.2 sıklığında, dört ve üzerinde komorbid hastalık bulunmaktaydı. En sık görülen komorbidite hipertansiyon olarak tespit edildi. Bunu hiperlipidemi, diabetes mellitus, koroner arter hastalığı, kronik obstrüktif pulmoner hastalık, serebrovasküler hastalık, hipotiroidi, total abdominal histerektomi ve bilateral salfingoferektomi, total diz ve kalça artroplastisi takip etmekteydi. Sonuç: Bir ya da daha fazla komorbiditesi olan hastalar birincil ve ikincil osteoporoz açısından sıkı takip edilmeli ve detaylı risk hesaplaması yapılmalıdır. Sadece koruyucu yaklaşımlar değil, erken tanı ve etkin tedavi de göz önünde tutulmalı, hastaların tedavileri, komorbiditeleri göz önüne alınarak; hasta uyumunu önceleyecek şekilde düzenlenmelidir.