Türk Medline
Dokran

PEDİATRİK HASTADA PRİMER PAROTİS ADENOİD KİSTİK KARSİNOMU: OLGU SUNUMU

KENAN GÜNEY, NESLİHAN YAPRAK, HALE KARADAĞ, KADİR BALABAN

Akdeniz Tıp Dergisi - 2015;1(2):97-99

Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi, KBB-BBC AD, Antalya, Türkiye

 

Pediatrik yaş grubunda tükrük bezi tümörleri nadir görülmektedir. Bu kitlelerin histopatolojisi çeşitlilik göstermektedir. Lezyonların çok azını maligniteler oluşturur. Yetişkinlerde olduğu gibi, pediatrik yaş grubu malign tükrük bezi tümörleri en sık parotis bezinde görülür. Yine yetişkinlerde olduğu gibi en sık görülen histopatolojik tip mukoepidermoid karsinomdur. Adenoid kistik karsinoma ise daha ender rastlanır. Sekiz yaşında kız çocuğu, sağ parotiste uzun süreden beri mevcut olan şişlik şikayeti kliniğimize getirildi. Öyküsünde şişliğin dışında ek bir şikayetinin olmadığı öğrenildi. Hastanın yapılan muayenesinde sağ preauriküler bölgede yaklaşık 2x1cm boyutlarında, mobil, ağrısız, sert kitle tespit edildi. Bunun dışında muayenesinde herhangi bir patoloji saptanmadı. Yapılan ultrasonografi sinde(USG) sağ parotis yüzeyel lojda ovoid, yaklaşık 1,5x1,5cm boyutunda nodüler lezyon gözlendi. Hastanın yapılan manyetik rezonans görüntülemesinde(MRG) sağ parotis yüzeyel lobda yerleşimli, kontrast tutulumu gösteren kitlesel lezyon gözlendi. Hastaya ince iğne aspirasyon biyopsisi(İİAB) yapıldı. Biopsi sonucu granülomatöz hastalık olabileceği yönündeydi. Buna yönelik yapılan tetkiklerinde herhangi bir granülomatöz hastalık bulgusuna rastlanmadı. Hastaya eksizyonel biopsi planlandı. Genel anestezi altında süperfi cial parotidektomi uygulanan hastanın histopatolojik tanısının adenoid kistik karsinom olarak raporlanması üzerine, hastaya total parotidektomi uygulandı. Postoperatif dönemde 28 gün boyunca 60Gy/gün radyoterapi verildi. Hasta takibinin 2 yılında ve nükse ait herhangi bir bulgu şu ana kadar gözlenmedi. Geç dönem rekürrens ve metastazlara yatkın olan bu hastalığın tedavisinin esasını cerrahi oluşturmaktadır. Perinöral invazyon yapması hastalığın rekürrens oranlarını arttırmaktadır. Postoperatif dönemde radyoterapi uygulanması ile rekürrenslerin önüne büyük ölçüde geçilebilir. Pediatrik yaş grubunda nadir görülmesine rağmen, hızla tanı konulup tedavisinin planlanması gereken hastalığın parotis kitleleri ayırıcı tanısında çocuklarda da mutlaka akılda tutulması gereklidir.