MEBRURE BEYZA GÖKÇEK, İRFAN GÖKÇEK, İBRAHİM TOKER, AYŞİN KILINÇ TOKER, NACİYE HOCAOĞLU
Journal of Anatolian Medical Research - 2024;9(3):114-120
Amaç: Depremler, hayatta kalanları fiziksel ve psikolojik olarak etkileyen doğal afetlerdir. Sağlık çalışanları hem depremzede hem de yardım görevlileridir. Çalışmamızda, depremzedelerin tedavisi, taburcu edilmesi, takibi ve rehabilitasyonunda görev alan sağlık çalışanlarında anksiyete ve depresyon düzeyini ve ilişkili faktörleri belirlemeyi amaçladık. Gereç ve Yöntemler: Çalışmaya 6 Şubat 2023 depremi sonrası Kayseri Şehir Hastanesi’nde depremzedelerin akut bakımında çalışan doktor, hemşire, sağlık teknisyeni, tıbbi teknisyen ve tıbbi sekreter gibi sağlık çalışanları dahil edildi. Katılımcılara sosyodemografik veri formu, Beck Anksiyete Ölçeği (BAÖ) ve Beck Depresyon Ölçeği (BDÖ) uygulandı. Bulgular: Toplam 159 sağlık çalışanı çalışmamıza katılmayı kabul etti. BDÖ ölçek puanlarına göre katılımcıların %18,2’sinde hafif depresyon, %4,4’ünde ise şiddetli depresyon vardı. Anksiyete ve depresyon varlığı kadın katılımcılarda erkek katılımcılara göre daha yüksekti (p=0,012, p=0,005). Kendini depremzede olarak görenlerde anksiyete açısından istatistiksel olarak anlamlı fark bulundu (p=0,002). Sağlık çalışanlarının depremden daha fazla etkilendiğini düşünen katılımcılarda anksiyete daha yüksek iken (p=0,034), sağlık çalışanlarının depremden sonra psikolojik destek alması gerektiğine inanan katılımcılarda hem anksiyete hem de depresyon daha yüksek bulundu (sırasıyla p değerleri 0,01 ve 0,004’tür). Sonuç: Sağlık çalışanlarının talep etmeseler bile, deprem gibi afetlerden önce ve sonra ruh sağlıklarını korumak ve iyileştirmek için stratejiler geliştirilmelidir.