MUZAFFER BERNA DOĞAN , SEVDA KARAKAŞ
Adli Tıp Dergisi - 2025;39(1):93-101
Bu derleme, elektronik fetal monitörizasyonunun (EFM) obstetrik tıbbi hata davalarındaki önemini, ebelik, hemşirelik ve adli tıp perspektiflerinden değerlendirmeyi amaçlamaktadır. Doğum sırasında olumsuz olayların önlenmesinde temel yaklaşımlardan biri, fetal sıkıntının erken tanınmasıdır. Ebeler ve hemşireler, doğum sırasında EFM izlerini uygulamak, değerlendirmek ve kaydetmekle sorumludur; bu izler, adli tıbbi değerlendirmelerde kritik öneme sahip delillerdir. Tıbbi kayıtların bulunmaması durumunda, takip, tedavi ve tıbbi uygulamalar dava süreçlerinde tartışmalı hale gelir, bu da dava sürecinde gecikmelere yol açar. Çünkü tıbbi kayıtlar, tıbbi malpraktis davalarının değerlendirilmesinde hayati öneme sahiptir ve uzman tanıklar, bakım standartlarını değerlendirmede önemli bir rol oynamaktadır. Yaygın bir şekilde kullanılmasına rağmen, EFM’nin güvenilirliği, rolü ve faydaları konusunda daha fazla netlik gerekmektedir. Ayrıca, tıbbi malpraktis davalarında uzman tanıklar, uygulamaları tartışmalı güvenilirliklerle farklı şekilde yorumlayabilmektedir. EFM’nin güvenilirliği tartışılmakla birlikte, fetal sıkıntının erken tanınmasında vazgeçilmez bir araç olduğu göz ardı edilemez. Bu önemi ve dava sürecinde yazılı kanıt ihtiyacı göz önüne alındığında, adli hemşirelerin, ebelerin ve avukatların tıbbi kayıtları standartlara uygun şekilde tutma konusunda eğitim alması önerilmektedir.