Türk Medline
Dokran

H1N1 (DOMUZ GRİBİ) AŞISINI TAKİBEN ORTAYA ÇIKAN NARKOLEPSİ-KATAPLEKSİ SENDROMU OLGULARI

MECBURE NALBANTOĞLU, GÜLÇİN BENBİR, DERYA KARADENİZ, AYŞE ALTINTAŞ, FATMA SAVRAN OĞUZ

Nöropsikiyatri Arşivi - 2014;51(3):283-287

İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi, Nöroloji Anabilim Dalı, İstanbul, Türkiye

 

Narkolepsi-Katapleksi sendromu, insan lökosit antijenleri (HLA-DQB1/0602) ile ilişkili, uyanıklıktan sorumlu hipokretin peptit eksikliğine bağlı gelişen nadir bir uyku hastalığıdır. H1N1 domuz gribi aşısı sonrasında Avrupa ülkelerinde narkolepsi-katapleksi endemisinin ortaya çıkması dikkatleri çekmiştir. Türkiye’de H1N1 aşısına bağlı ortaya çıkan Narkolepsi- Katapleksi sendromu olgusu henüz bildirilmemiştir. İlk olgumuz, 9 yaşında erkek hasta domuz gribi aşısını takiben 1,5 ay içinde ortaya çıkan gün içi aşırı uykululuk hali, gülerken üst ekstremitelerde güçsüzlük, hipnopompik halüsinasyonlar ve kabuslar nedeniyle başvurdu. İkinci olgumuz 50 yaşında erkek hastada, domuz gribi aşısından 4 ay sonra uyku paralizisi ve REM uykusu davranış bozukluğu, 6 ay sonra gündüz aşırı uykululuk hali, 8 ay sonra gülünce/ağlayınca ortaya çıkan düşme/hareket edememe şikayetlerinin ortaya çıkması üzerine başvurdu. Hastalarımıza, Polisomnografinin (PSG) ardından Çoklu Uyku Latans Testi (ÇULT) yapılarak Narkolepsi-Katapleksi sendromu tanısı konuldu. Her iki hastamıza yüksek çözünürlüklü PCR-SSP (Polymerase Chain Reaction-Sequence Specific Primer) tekniği ile HLA-DRB1/DQB1 lokus incelemesi yapıldı. İlk olguda HLADQB1/ 0602.47 ve DQB1/03.01 heterozigot lokus; ikinci hastamızda HLA-DQB1/0602.47 ve DQB1/02.01 heterozigot lokus saptandı. Sunduğumuz iki olgu, Türkiye’de H1N1 aşısıyla ilişkili olarak bildirilen ilk olgulardır. Özgün göstergelerin olmamasına karşın, aşı ve hastalık şikayetleri arasındaki zamansal ilişki, olası neden-sonuç ilişkisini akla getirmekte; altta yatan genetik yatkınlık varlığında H1N1 aşısının Narkolepsi-Katapleksi sendromunu tetikleyebileceği düşünülmektedir. (Nöropsikiyatri Arflivi 2014; 51: 283-287)