Türk Medline
ADR Yönetimi
ADR Yönetimi

PANDEMİ SERVİSİNDE YATAN COVID-19 HASTALARININ YATIŞ KAN DEĞERLERİ İLE PROGNOZLARININ ÖNGÖRÜLEBİLİRLİĞİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ: RETROSPEKTİF BİR ÇALIŞMA

MUHAMMET KIZMAZ, FUNDA GÖKGÖZ DURMAZ

Troia Tıp Dergisi - 2022;3(3):88-95

Kayseri Şehir Eğitim ve Araştırma Hastanesi Aile Hekimliği Kliniği, Kayseri

 

Amaç: Prognostik öngörücüler, devam eden COVID-19 pandemisi sırasında sağlık sisteminin hızlı tepki vermesi ve optimal kullanımı için önemlidir. COVID-19 hastalarında erken evrelerden başlayarak birçok hematolojik parametrenin bozulabileceği bildirilmiştir. Mevcut çalışma ile serviste takip edilen hastaların hematolojik ve biyokimyasal değerlerinin, yoğun bakım yatışı ve mortalite ile ilişkisinin belirlenmesi amaçlanmıştır. Yöntem: Bu çalışma geriye dönük dosya tarama çalışmasıdır. Hasta grubu 1.09.2021-15.12.2021 tarihleri arasında pandemi servisine yatan hastalardan oluşmaktadır. İlgili tarih aralığında yatan 366 hastanın tamamı değerlendirildi, dışlama kriterleri sonrası 242 hasta çalışmaya alındı. Hastaların tamamının polimeraz zincir reaksiyon testleri pozitifti. Hastaların servise yatışlarının ilk günündeki kan parametreleri, yaş, boy, kilo, cinsiyet, kronik hastalıkları ve steroid tedavisi dosyalarından kaydedilerek incelendi. Servis çıkışlarına göre hastalar, yoğun bakıma devir (yoğun bakım tedavisinden sonra taburcu olanlar), ölüm ile sonuçlanan (servisten yoğun bakıma devredilen ve taburcu olmadan ölenler) ve eve taburcu (hiç yoğun bakım yatışı olmadan servisten eve taburcu olanlar) olarak üç gruba kategorize edildi. Bulgular: Çalışmaya alınan 242 hastanın 135’i (%55.8) kadın, 107’si (44.2%) erkektir. Hastaların 213’ü (%88) servisten eve taburcu edildi, 8’i (%3.3) yoğun bakıma devir edildi ve 21’i (%8.7) ölümle sonuçlandı. Ölümle sonuçlanan hastaların yaş ortalaması (69.6±13.14 yıl), yoğun bakıma devir edilenlerin yaş ortalamasından (61.25±15.75) ve servisten eve taburcu edilen hastaların yaş ortalamasından (68.91±12.97) anlamlı olarak daha büyüktür. Hastalar yaşayan ve ölümle sonuçlanan olarak iki gruba ayrılıp incelenince; yaş, lenfosit, kan üre azotu, glomerüler filtrasyon hızı, aspartat aminotransferaz, albumin, C reaktif protein, prokalsitonin, D-dimer, trombosit lenfosit oranı (TLO) ve nötrofil lenfosit oranı (NLO) değerlerinde iki grup arasında anlamlı farklılık vardı. Anlamlı değerlerle oluşturulan regresyon modeline göre yaş, NLO, D-dimer yüksekliği ve TLO düşüklüğü mortalite için bağımsız risk faktörleri olarak bulunmuştur. Sonuç: Sunulan çalışmada yaş, yatış günü alınan kandan ölçülen D-dimer, TLO ve NLO COVID-19 hastalarında mortalite için bağımsız prognostik belirteçler olarak bulunmuştur.