ERKAN ERKAN, GÖKHAN TOKTAŞ
Bulletin of Urooncology - 2011;1(2):63-69
Prostat kanseri, erkeklerde en sık görülen kanserdir ve kansere bağlı mortalite de ikinci sırada yer almaktadır. Çağımızda PSA’nın pratik bir tarama amacı olarak günlük pratiğe yerleşmesi, teşhis edilen vaka sayısını artırmakla birlikte bu teşhislerin daha erken evrelerde olmasına olanak sağlamıştır. Tedavi edilebilir vaka sayısının artması tedavi araçları ve tekniklerin gelişiminin yanında bunların kombine kullanılmalarının da önünü açmıştır. Cerrahi tedavi sonrası radyoterapi uzun süredir kullanıla gelmekte olan seçenektir. Hormona duyarlı bir kanser olan prostat kanserinde androjen baskılama tedavisinin cerrahi ve radyoterapiye olan katkılarının yanı sıra kemoterapötikler de gelişimleriyle paralel olarak bu kombinasyonlarda daha fazla yer alacaktır. Ne var ki bu kombinasyonların optimizasyonu, zamanlaması, süresi ve vaka seçimleri konusunda hala fikir birliğine varmak mümkün olmamıştır. Bu derlemede prostat kanserinde ideale yönelik olarak adjuvan ve neoadjuvan tedavi yaklaşımları anlatılacaktır.