HARUN DEMİRCİ
Türk Nöroşirürji Dergisi - 2020;30(2):173-177
Travmatik beyin yaralanması, toplum için ciddi bir sağlık sorunu teşkil etmektedir. Toplumun aktif yaşam sürecinde bulunan popülasyonun travmaya mazuriyetinin fazla olacağından sosyoekonomik olarak da kötü etkileri bulunmaktadır. Gelişmiş ülkelerde cerrahi endikasyonu bulunmayan travmatik beyin yaralanmasının yükselen bir ivme ile artışı konunun hassasiyetini artırmaktadır. Günlük çalışma düzeninde, her an karşımıza gelebilecek bu soruna erken müdahale sonraki süreçlerin başarısını da artıracaktır. Primer kafa travmasından sonra gelişecek sekonder yaralanma, metabolik değişiklikler sonrası meydana gelmekte, morbitidite ve mortalite üzerine olumsuz etkileri bulunmaktadır. Tıbbi tedavinin esas amacı mevcut durumu korumak olduğu dikkate alındığında, oluşabilecek değişikliklerin önlenmesi etkin tedavi olacaktır. Bu derleme yazısında, oluşan metabolik süreç hakkında bilgi verilmeye çalışılmıştır.